Hani o, insan olmayı unuttuğumuz zamanlar var ya işte bizi mahveden o anlar. Israrla inkar edip herkes gibi olduğumuzu ben farklıyım diye çıkıyoruz ya ortaya! Oysa aynıyız, acılarımızla, hırslarımızla, kaygılarımızla.
Ah ne büyük iddialar!
Hepimiz korkuyoruz ölümden, sigarayı sevip her gece biraya sığınıp sonra sağlıklı yaşama derdindeyiz. En güzel en yakışıklı biz olmalıyız, herkes en çok bizi sevmeli. biz var ya biz en ünlü en tanıdık simayız ya da öyle olmalıyız. En güzel kadınlar, en yakışıklı adamlar bizim kolumuzda olmalı; en çok para bizim cebimizde...
Bir yandan ölümlü dünya Sultan Süleyman'a kalmamış bize mi kalacak derken bir yandan da daha fazlasına sahip olmak için kendimizi paralıyoruz. Daha iyi evimiz olsun sonra daha da iyisi, ev yetmez araba da olsun sonra banka hesaplarımızda çok para olsun. O çok yetmeyince daha çoğu olsun. Sonra? Nereye kadar götürebiliriz ki bu hesabı? Bir ömür hep daha fazlası için uğraşırken asıl kaçırdıklarımız ne olacak? Birbirimiz hakkında söylediklerimiz, yalanlarımız ne olacak? Koskoca kandırmaca üzerine kurduğumuz hayatlar ya yıkılırsa günü birinde, elimizde ne kalacak? Doğruluk dürüstlük mü? Ya yaşanmamış hayatları ne yapacağız?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder