Cumartesi, Kasım 19

sürgün olmak mı mahpus olmak mı?

ne zalim bi karşılaştırma değil mi... 

karşınızda iki seçeneğiniz olsa, ya kalıp yıllarca tecrit koşullarında cezaevinde "cezanızı" çekeceksiniz, ya da gidip başka bir ülkede iltica talep edeceksiniz. 

her seçiş bir kaybediştir diye bir klişe var ya, seçtiğini kazanırsın da diğerini kaybedersin sözde. işte sürgün olmakla mahpus olmak arasında seçim yaptığınızda neyi seçerseniz seçin kaybetmiş olursunuz. 

bir de bekleyenler vardır sizi. onlar için de seçim yapmak kolay değildir. cezaevine girseniz ziyaretinize gelir, temiz çamaşır getirir, yüzünüzü görür sesinizi duyarlar hiç olmazsa... oysa sürgün olmanız halinde bir daha ne zaman görürler yüzünüzdeki tebessümü belli değildir. kal, cezanı çek diyemezler. yıllarca mücadele ettiğin o saçma yasalar çerçevesinde esir ol ve cezanı çek demek kadar saçma bir şey yoktur. 

mülteci olmak mı zordur, tutsak olmak mı? gidene ayrı eziyet, kalana ağır bir cezadır bu sorunun cevabı. velhasıl, elimizde tek kalan özlemektir. 


hiç özlemedim seni
özlemek dostluktandır
dostluğundan öte bulmalıyım seni

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder